Her Nefeste Farkındalık

Eskilerin der ki; sabır erdemdir. Ancak yaşadığımız dönemi ve ne zaman biteceğine dair belirsizliği düşünürsek bu ara pek erdemli hissedemeyebilirsiniz. Eğer gelecek hakkında düşünmek sizi gergin, sabırsız hatta kırılma noktasındaymış gibi hissettiriyorsa Wellness uzmanı üç ismin verdiği ip uçlarını değerlendirebilirsiniz.

Richie Bostock, Nefes Koçu

“Nefes alma şekliniz vücudunuzdaki bağışıklık, sinir, sindirim, kalp ve damar dahil olmak üzere bütün sistemlere etki eder. Bilinçli bir şekilde nefesinizi kontrol ederseniz hızlı bir şekilde duygusal, fiziksel ve ruhsal sağlığınız üzerindeki etkisini görmeye başlarsınız.

Kendimi huzursuz ya da sabırsız hissettiğim zamanlarda benim uyguladığım yöntem “rahatlama nefesi”; çünkü araştırmalar gösteriyor ki derinden bir nevi iç geçirmek olarak aldığımız nefes şekli normal nefes akışınızda bir kırılma yaratarak fiziksel, mental ve ruhsal olarak sıfırlanmayı sağlıyor. Bu teknik normal nefese oranla iki katı derinlikte bir nefes alıp alveollerin genişlemesini sağlarken size de rahatlama hissini verir.

1- Yavaşça burnunuzdan nefes alarak karnınızı ve göğsünüzü genişletin.

2- Burnunuzdan nefes almanın son evresine ulaştığınızda, ağzınızdan hiç ara vermeyecek şekilde nefesinizi bırakın.

Başlarken de derin bir nefes aldığınızdan emin olun çünkü nefesinizi geri verdiğiniz sırada kaslarınızın gevşediğini ve rahatladığınızı hissedeceksiniz. Bu nefes tekniğini aynı zamanda endişe, korku gibi zihninizde bulunan ağırlıkları bırakmak için de kullanabilirsiniz.

3- En az 10 kez tekrar edin hatta gerektiği noktalarda sayıyı arttırabilirsiniz.

Ayrıca normal zamanlarda da nefesinizi daha yavaş alabilirsiniz. Çoğu insan alışkanlık olarak hızlı nefes alıp verir ancak birkaç dakikalığına bilinçli bir şekilde yavaş nefes almak sindiriminize ve rahatlamanıza destek verdiği gibi daha iyi bir uyku için de yardımcı olur.”

Jane Haynes, Psikoterapist

“Sabır çok eskilerde kalmış bir söylem olabilir ancak pandemi süreciyle birlikte iyi veya kötü bu özelliğimizi geri kazandık. Değiştiremediğimiz durumlar olduğunu görünce, ani tepkiler vermeyi bıraktık ki bu da aslında kabullenmeyle oldukça bağlantılı. Eğer içinde olduğumuz belirsizlik zamanını gerçek anlamda kabullenmeyi öğrenebilirsek her ne kadar biz seçmesek de bu durumu bir macera olarak görebiliriz. Böylelikle sürekli reaksiyon halinde olmak yerine kişisel hayat hikayemize biraz daha odaklanabiliriz. Sabır sıkılmanın karşıtı olduğuna göre böyle zamanlarda özellikle sabır ve adanmışlık gerektiren yeni şeyler öğrenmek veya yeni hobiler edinmek her zaman faydalı olacaktır.”

Chloe Brotheridge, Yaşam Koçu

“Bir şeylerin kontrolden çıktığını anladığımız an da gergin hissetmeye başlarız. Benim tavsiyem an da değiştirebileceğiniz şeylere odaklanmanız. Eğer bağışıklığınız konusunda kontrolü kaybettiğinizi hissediyorsanız daha sağlıklı seçimlere yönelin. Eğer dış dünyadaki kısıtlamalarla ilgili aynı duygu yaşıyorsanız iç dünyanıza yönelin bunun için de meditasyonu kullanabilirsiniz. Kontrol edebileceğiniz şeylere odaklanmak en belirsiz zamanlarda bile daha güçlü hissetmenize yardımcı olur.

Özetleyecek olursak gerçekliğe karşı direnç gösterdiğimiz zaman aslında bütün kötülüğü kendimize yaparız. Kabulleniş huzuru getirir. Çoğu zaman hepimiz kusursuz olmaya ya da bir şeyleri en doğru şekilde yapmaya çalışıyoruz ve bunun bize mutlu edeceğine inanıyoruz. Ancak gerçek şu ki bir şeyleri olduğu gibi kabul ettiğimiz zaman mükemmel görmeye başlarız. Gerçekliği olduğu gibi kucaklamaya hazır mısınız? “

Randevu Al