Cildimizin, vücudumuzu tüm dış etkenlerden koruyan bir örtü olduğunu bilmekteyiz. Cilt bariyeri ise derimizin en dış katmanıdır. Cildimizi adeta koruma kalkanı misali dış etkenlerden korur. Değişen hava şartları, hava kirliliği, stres gibi dış etkenler cilt bariyerinizin yıpranmasında büyük rol oynar. Uygulanan birçok bakım türü derimizin büyük bir kısmını oluşturan cilt bariyerine yöneliktir. Sağlıklı bir cilt bariyeri demek nemi içeride kötü bakterileri ise dışarıda tutan cilt bariyeri demektir. Bu bariyerin çeşitli sebeplerle hasar görmesi sizi alerjenlere ve hasarlara açık hale getirir. Cildinizde nemsizlik, kızarıklıklar ve tahriş mevcutsa cilt bariyerinizde bir problem olduğundan şüphelenmelisiniz.

 

Cilt Bariyeri Neden Zarar Görür ve Bu Zarar Nasıl Fark Edilir?

Cilt bariyeri birçok farklı sebepten zarar görebilir. Pandemi sebebiyle artan maske kullanımı, yoğun stres, nemsizlik, sürekli hava değişimine maruz kalmak, yanlış bakım ürünleri kullanımı, güneş kremi kullanım alışkanlığı edinememek... Bu tarz dış etkenlere sık sık maruz kalmak cilt bariyerinizi aşındırır ve görevini yerine getirmesini engeller. Görevini yerine getiremeyen cilt bariyeri yağ ve nem dengesini sağlayamaz. Cildin aşınması ve çatlaklar oluşması sizi alerjen ve kötü bakterilere açık hale getirir, aynı zamanda cildinizdeki sebum eksikliği sebebiyle cildiniz gittikçe kuru bir görünüme sahip olur. Eğer cildinizde pul pul dökülmeler, sürekli bir kaşıntı, mat ve pürüzlü bir görünüm ve mantar gibi cilt enfeksiyonları gözlemliyorsanız cilt bariyerinizin bozulmasındaki sebebi bulmalı ve ortadan kaldırmalısınız. Sorunu yok ettikten sonra ise cilt bariyerinizi güçlendirmek için doğru adımlar atmalısınız.

 

Cilt Bariyeri Nasıl Sağlıklı Hale Getirilir?

Cilt bariyerinizin sağlığını kaybettiğini düşünüyorsanız ilk önce problem yaratan etkeni bulup ortadan kaldırmalısınız. Problemi ortadan kaldırdıktan sonra yaşam boyu size eşlik edecek, cildinize uygun ürünlerle bir rutin oluşturmalısınız. Cildiniz 4-6 hafta aralığında kendini yenileyecektir. Bu süreçte dikkat etmeniz gereken adımlar şunlardır;

 

Zararlı Güneş Işınlarından Korunmak: Güneş kremi günlük hayatınızın vazgeçilmez bir parçası olmalıdır. En az 30 SPF ve geniş spektruma sahip bir ürün tercih etmelisiniz. Güneş kremini iki parmak kuralına uygun şekilde ve iki saatte bir yenileyerek kullanıma özen göstermelisiniz.

 

Cilt Bakım Rutininizi Hafifletin: Temizlik her ne kadar önemli olsa da cilt bariyerinizin yenilendiği bu süreçte daha az ve öz içerikli ürünleri tercih etmelisiniz. Rutininiz için nazik bir temizleyici, asidik olmayan bir tonik, nemlendirici ve güneş koruyucu yeterli olacaktır.

 

Kullandığınız Ürünlere Dikkat Edin: Cilt temizliğini sadece akşamları yapmak yeterli gelecektir. Cilt pH’ına iyi gelmeyecek ürünlerden, cildin sebumunu yok eden ürünlerden kaçınmalısınız. Cilt sebumunuzla dost olan ürünler bu süreçte sizinle olmalı.

 

Cildinizi Soyma İhtimali Olan İşlemlerden Kaçının: Peeling ve eksfoliasyon gibi işlemler cildiniz sağlıklıysa mutlaka hayatınızda olacak rutinlerdir fakat cilt bariyerinizi onarırken bu işlemlerden kaçınmalısınız. En az 6 hafta bu tarz işlemlere ve bu işlevi gören ürünlere ara vermelisiniz. Aynı zamanda yüzünüzdeki istenmeyen tüyleri almak için kullanılan ağda bantları gibi siyah nokta bantları ve yüzden soyularak çıkarılan bakım maskelerine de ara vermelisiniz.

Nemlendirici Kullanımınıza Özen Gösterin: Bu süreçte cildinizi bol bol nemlendirmelisiniz çünkü cildin ürettiği sebum bir yere kadar etkili olabilir. Kullandığınız nemlendiricinin içeriği de elbette oldukça önemli. Önemli olan nemlendiricinin ucuz ve rahatça taşınabilir olması değil, cilt bariyerinizi onarmaya yardım eden bir içeriğe sahip olmasıdır.

Cildinizin pH Dengesine Dikkat Edin: Sağlıklı bir cilt sabit bir pH değerine sahiptir. Sağlıklı bir cildin sahip olduğu pH değeri 5 olarak kabul edilir ve bu bize cildimizin asidik bir yapıya sahip olduğunu gösterir. Sahip olduğu pH sayesinde zararlı mikroorganizmaların ve patojenlerin yaşamasına olanak sunmayan cildinizi pH’ını bozacak ürünlerden korumanız gerekir. Sabunlar çok kullanılan yanlış ürünlerdir. Sabunların pH’ı 9 civarıdır ve bazik yapıdaki bu içerikler cilt pH’ınızı olumsuz etkileyerek cilt bariyerinizi bozacaktır. Asidik olmayan tonikler yardımıyla da cilt pH dengenizi sağlayabilirsiniz.

Cilt Makyajına Bir Süre Ara Verin: Cildinize ağır makyaj ürünleri kullanmaya bir süre ara vermelisiniz. İçeriklerindeki silikon, pigment ve koku vericiler cildinizin onarım sürecindeki hızını düşürecektir.

 

Cildinizle ilgili bir problem hissettiğinizde, aklınıza bir soru takıldığında Beauty Club İstanbul ile iletişim kurmaktan çekinmeyin. Cilt analizinizi yaptırıp size en iyi gelecek uygulamaları öğrenmek için randevu oluşturmanız yeterli.